Mersin Barosu Başkan Vekili Av. Gazi Özdemir, Bakanlar Kurulu'na kanun ve KHK'larda yapılacak düzenlemelerle ilgili yetki veren Yetki Kanun Tasarısı’nın, TBMM'de kabul edilerek kanunlaşmasını yapmış olduğu yazılı açıklama ile eleştirdi. Başkan Vekili Özdemir, “Bu düzenleme hukuk devleti ve kuvvetler ayrılığı ilkesine aykırıdır, demokratik değildir. Çünkü yargısal denetim kaldırılıyor. Milletin iradesi olan TBMM devre dışı bırakılmamalı” dedi.
Yapılan düzenlemeyi değerlendiren Mersin Barosu Başkan Vekili Av. Gazi Özdemir, “16 Nisan 2017’de yapılan referandum ile parlamenter sistemden Cumhurbaşkanlığı sistemine geçilmesi kabul edilmiş olup, ancak Anayasa’da yapılan bu değişikliğe uyum sağlanması amacıyla çeşitli kanun ve KHK’larda uyum yasaları olarak adlandırılan bir takım yasaların çıkarılması gerekmektedir. Bu değişikliklerin, yani uyum yasalarının referandumun yapıldığı tarihten itibaren 6 ay içerisinde TBMM tarafından yapılması gerekiyordu. Referandum üzerinden 1 yıla yakın bir süre geçtiği halde, söz konusu uyum yasaları TBMM tarafından hala yapılmamıştır. Onun için hükümet bu yetkinin Bakanlar Kurulu’na verilmesini istemektedir. TBMM tarafından yapılması gereken uyum yasalarının, Meclis’i devre dışı bırakarak bu yetkinin Bakanlar Kurulu’na devredilmesi istenmiş ve bu istek doğrultusunda öngörülen yasa tasarısı TBMM’de çoğunlukla kabul edilmiştir. Bakanlar Kuruluna verilen KHK çıkarma yetkisi 24 Haziran seçimi sonucunda Cumhurbaşkanı’nın ant içerek göreve başladığı tarihe kadar geçerli olsa dahi, milletin iradesi olan TBMM, devre dışı bırakılmamalı ” ifadesini kullandı.
“TBMM’ NİN YETKİLERİ DEVRE DIŞI BIRAKILMAMALIDIR”
Bu düzenleme ile Meclis’in yasaları tartışma olanağının tamamen ortadan kaldırıldığı için demokratik bir uygulama olmadığını belirten Av. Gazi Özdemir, “Bilindiği üzere, yasaların Anayasaya uygunluğu Anayasa Mahkemesi tarafından denetlenir. Olağanüstü Hal KHK’ları ise kesindir ve bunlara karşı yargı yoluna gidilememektedir. Yani, Anayasa Mahkemesi, OHAL KHK’larının Anayasa’ya uygunluğunu denetleyememektedir. Bu düzenlemelerin yapılması zorunludur. Ne var ki, KHK şeklinde ve Bakanlar Kurulu tarafından değil, TBMM tarafından yasa şeklinde yapılması lazımdır. Yasa şeklinde yapılması durumunda TBMM’de etraflıca üzerinde tartışma yapılması imkânı da olacaktır. Oysa KHK’lar, doğrudan doğruya Bakanlar Kurulu tarafından yapıldığı için böyle bir tartışma imkânı yoktur. Bu düzenleme şekli, Meclis’in yasaları tartışma imkânını tamamen ortadan kaldırdığı için demokratik değildir. Partilerin ve milletvekillerinin görüş bildirme ve eleştirme olanağı yok edilmiştir. Hem yargısal denetim kalkıyor, hem de meclisin kendi bünyesindeki otokontrolü de imkânsızlaştırılıyor. TBMM’nin yetkileri devre dışı bırakılmamalıdır. Cumhurbaşkanlığı sistemine uyum adı altında TBMM’ nin çıkarması gereken kanunların Bakanlar Kurulu’na devredilmesi son derece yanlıştır. Bu durum hukuk devleti ile kuvvetler ayrılığı ilkesine ve özellikle kanun yapma tekniğine aykırıdır” şeklinde konuştu.