NATO Genel Sekreteri Jens Stoltenberg, 12-13 Ekim`de yapılacak NATO Savunma Bakanları Toplantısı öncesinde yaptığı açıklamada; Rusya`nın füze saldırılarına ilişkin “Bence bu bir zayıflık göstergesi. Çünkü Rusya, gerçekte cephede bir ilerleme sağlayamıyor. Cephede kaybettiğini ve sürekli toprak kaybettiğini görüyoruz. Rusya`nın cephede gerekli güce sahip olmadığını görüyoruz” dedi. Stoltenberg, “Putin`in nükleer tehditleri hem tehlikeli hem de sorumsuzca. Rusya nükleer bir savaşın kazananı olmayacağını bilmeli” ifadelerini kullandı.

NATO Genel Sekreteri Stoltenberg, 12-13 Ekim`de yapılacak NATO Savunma Bakanları Toplantısı öncesinde Brüksel`de basın toplantısı düzenledi. Stoltenberg, şöyle konuştu:

“Putin, Ukrayna`da başarısızlığa uğruyor. İlhak girişimleri, kısmi seferberlik ve kayıtsız nükleer retoriği, savaşın başlamasından bu yana en önemli tırmanışı ifade ediyor. Ve bunlar savaşın planlandığı gibi gitmediğini gösteriyor.

Ukrayna Savunma Bakanı Oleksii Reznikov, hem AB liderliğindeki Ukrayna Temas Grubu hem de NATO Bakanları ile yapılacak akşam yemeği için yarın bize katılacak. Ukrayna`nın acil ihtiyaçları üzerine eğileceğiz.

Mesajımız açık. Ne kadar sürerse sürsün NATO, Ukrayna`nın yanındadır. Putin bu savaşı başlattı. Kuvvetlerini Ukrayna`dan çekerek bu savaşı bitirmeli.

“RUSYA, NÜKLEER SAVAŞIN KAZANANI OLMAYACAĞINI BİLMELİ”

Putin`in nükleer tehditleri hem tehlikeli hem de sorumsuzca. Rusya nükleer bir savaşın kazananı olmayacağını bilmeli. Ancak Rusya`nın nükleer güçlerini takip ediyoruz herhangi bir değişiklik olmadığını da görüyoruz. Bir yandan da NATO olarak ittifakın doğu kanadını daha da güçlendirmiş bulunuyoruz. Aynı şekilde kritik altyapı unsurlarımızı güçlendiriyoruz.

Baltık Denizi ve Kuzey Denizi`ndeki varlığımız 30 geminin üzerine çıktı ve donanma uçakları ve sualtı unsurlarının da destekleriyle ortak koordinasyon içinde deniz komutanlığı tarafından koordine edilmekte. Müttefiklerimiz kritik merkezlerdeki savunmaya arttırmış, istihbarat paylaşımını da güçlendirmiştir. Bu şekilde dayanaklılığımızı ve kritik altyapı unsurlarımızı güçlendirmeye ve savunmaya devam edeceğiz.

“ÖNÜMÜZDE ZORLU BİR KIŞ OLACAK”

Müttefiklerimizin altyapı unsurlarına yapılacak her türlü saldırı, birlik halinde ve kararlı bir yanıt alacaktır. Yarınki toplantımızda Kosova`dan Irak`a, ortak operasyonlarımıza odaklanacağız. AB Yüksek Temsilcisi Borrell da katılacak. Çünkü NATO ve AB ortak sınamalarla karşı karşıya. Önümüzde zorlu bir kış olacak. Kuzey Amerika ve Avrupa`nın birlik halinde durması, daha da önemli Ukrayna`ya destek ve halklarımızı koruma konusunda önemli.”

“YENİ SİLAH ÜRETİMİ HUSUSUNDA NELER YAPABİLECEĞİMİZİ GÖRÜŞÜYORUZ”

Gazetecilerin sorularını yanıtlayan Stoltenberg, Ukrayna`ya yönelik desteklere ilişkin soruya şu yanıtı verdi:

“NATO müttefikleri, Ukrayna`ya şimdiye kadar görülmemiş miktarda sağladılar. Burada silahlar sağlandı, farklı boyutlarda askeri destek sağlandı. Bunu hem memnuniyetle karşılıyoruz hem de bunu cesaretlendiriyoruz. Çatışmanın, işgalin başlangıcından beri duruşumuz aynı.

2014`ten beri NATO müttefikleri, binlerce Ukrayna askerinin eğitimini içeren destekte bulundu. Şu anda bunlar Rus işgaline karşı ülkelerini savunmaktalar. Ama işgalden sonra da müttefiklerimiz desteklerini arttırdı.

NATO desteğinin büyük bölümü, mevcut depolardan alınarak gönderildi. Bu ise halihazırda depolardaki silah miktarını azaltmış oldu. Ancak doğrusu da buydu. Hepimiz için Ukrayna savunmasına destek olarak, kazanmalarına katkıda bulunmak önemli, Rus işgaline karşı Ukrayna`nın başarılı olması önemli. Eğer Putin kazanırsa, bu hem Ukrayna için çok büyük bir mağlubiyet hem de hepimiz için büyük bir mağlubiyet olacaktır ve çok büyük bir tehlike olacaktır. Çok daha tehlikeleri getirecek ve Rusya`nın saldırganlığının artmasını beraberinde getirecektir. Bu sebeple NATO`nun depolarındaki silahlarla Ukrayna`ya destek olmayı seçtik. Bu savaş ne kadar uzarsa, bir yandan da bizim kullanılan silahların yerine yenileri koymamız da önem kazanıyor. Bu sebeple, yeni silah üretimi hususunda neler yapabileceğimizi, üretimi nasıl arttırabileceğimizi görüşüyoruz. Hem kendi depolarımızı doldurmak hem de bir yandan Ukrayna`ya desteği arttırmayı nasıl yapabileceğimizi görüşüyoruz.”

“HİBRİT VE SİBER SALDIRILARI DİKKATE ALIYORUZ”

Almanya`da iletişim kablolarının kesilmesi ve buna nasıl bir karşılık verileceğine ilişkin soru üzerine ise şöyle konuştu:

“Geçtiğimiz yıllarda NATO kolektif savunmamızı Soğuk Savaş`tan beri en büyük değişimden geçirdi. Bunun bir parçası olarak, hibrit ve siber tehditleri dikkate alıyoruz. Hibrit ve siber saldırıların da 5. maddeyi tetikleyebileceğini söylemiştik. Bir NATO müttefikine silahlı saldırıymış gibi değerlendirebileceğimizi söylemiştik. Bu çerçevede hem kritik altyapı unsurlarımızın korunması konusunda yeni adımlar hem hibrit ve siber tehditlere karşı daha fazla tatbikat yapıyoruz. Bu konuda bilgi alışverişi yapıyoruz.

Spesifik olayları ilgili yorum yapamam. Bunlarla ilgili soruşturma devam ediyor. Sonucunu beklememiz gerekiyor. Soruşturma sonuçlanmadan yanıt vermek doğru olmaz. Genel olarak şunu söyleyebilirim. Yakından takip ediyoruz ve yaşanan hibrit ve siber saldırı anlamına gelen her türlü olayı ciddi olarak inceliyoruz. Gerektiği takdirde gerektiği adımları atacağımızdan emin olabilirsiniz.”

“FÜZE SALDIRILARI, PUTİN ALTERNATİFİNİN KALMADIĞINI GÖSTERİYOR”

Stoltenberg, başta Kiev olmak üzere Ukrayna`nın diğer şehirlerine yönelik saldırılara ilişkin ise, “Bence bu bir zayıflık göstergesi. Çünkü Rusya, gerçekte cephede bir ilerleme sağlayamıyor. Cephede kaybettiğini ve sürekli toprak kaybettiğini görüyoruz. Rusya`nın cephede gerekli güce sahip olmadığını görüyoruz. Ukrayna`nın karşı saldırıları, ilerleyişini durduramadığını görüyoruz. Ellerinde yalnızca, rastgele füze saldırıları ile Ukrayna kentlerine, sivillere yönelik saldırıları, altyapı merkezlerine yapılan saldırılar kalıyor. Buradaki Ukrayna`nın hasarı büyük fakat bu aynı zamanda Putin`in alternatifi kalmadığını gösteriyor. Toprak kaybediyorlar, momentum kaybettiler ve artık bu tarz füze saldırılarından başka çareleri kalmadı” dedi.

Saldırıların planlanıp planlanmadığına ilişkin, “Rusya savaşın başında da buna benzer saldırılar yapmıştı. Elbette Kiev`e yönelik, şehir merkezlerine, özellikle ülkenin batısındaki şehirlere yönelik saldırıları görmemizin üzerinden uzun zaman geçti. Ancak Herson`da, Zaporijya`da ve diğer bölgelerde sık sık kent merkezlerine saldırılarda bulunduklarını biliyoruz. Bu saldırılar önceden planlanıp planlanmadığına ilişkin bir şey söylemem. Ancak bu, saldırıların doğasını değiştirmez. Bunlar kentlere yapılmış, sivillerin öldürüldüğü saldırılardır” diye konuştu.