7 Ağustos 2025 Perşembe


15:17   EKREM İMAMOĞLU’NDAN IKTIDARA MURAT ÇALıK TEPKISI   15:16   ÖZGÜR ÖZEL’E SALDıRAN SELÇUK TENGIOĞLU’NUN TUTUKLULUĞUNUN DEVAMıNA KARAR VERILDI   15:14   MILLI DAYANıŞMA, KARDEŞLIK VE DEMOKRASI KOMISYONU’NUN IKINCI TOPLANTıSıNDA JAMMER ÖNLEMI   15:13   GÜLCAN KıŞ’TAN BAKAN GÖKTAŞ’A SORU ÖNERGESI TEPKISI   14:33   TARSUS’UN YOLLARı YENILENIYOR: 9 MAHALLEDE ASFALT YAMA ÇALıŞMASı   09:22   YENIŞEHIR BELEDIYESI’NDEN SÜRDÜRÜLEBILIRLIKTE ÖRNEK ADıM: ISO 50001 SERTIFIKASıYLA MERSIN’DE BIR İLK!   09:15   MERSIN YAZ AKŞAMLARıNA RITIM KATıYOR: BÜYÜKŞEHIR’IN KONSERLERI TATILCILERI COŞTURDU   01:28   CHP’DEN ÖZGÜR ÖZEL’IN MAKAM ARACı IDDIALARıNA YANıT: İDDIA EDILDIĞI GIBI BIR MAKAM ARACı BULUNMAMAKTADıR   23:59   MERSIN’DE TÜRK-JAPON DOSTLUĞU YENIDEN TAÇLANDı: 135 YıLLıK VEFA VE 40 YıLLıK KARDEŞLIK AYNı SOFRADA BULUŞTU   22:25   ÖZGÜR ÖZEL: BIR ÇETE İBB DAVASı BORSASı OLUŞTURDU. HSK’YA YARıN TARIH, GÜN, SAAT VERECEĞIZ   21:05   İMAMOĞLU’NDAN TUZLA MITINGINE MESAJ: DIPLOMAM HıZLA IPTAL EDILSIN, DIYE ÜNIVERSITEYE BASKı YAPAN SAVCıLıK, IDDIANAMEYI HALA HAZıRLAYAMADı   20:22   CHP’LI BANKOĞLU’NDAN GENÇLIK DELEGESI ENES HOCAOĞULLARı’NıN TUTUKLANMASıNA TEPKI: DÜŞMAN HUKUKU UYGULANıYOR   20:18   MERSIN’DE 11 YAŞıNDAKI ARAS’TAN TÜRKIYE’YE İLHAM OLAN ÇEVRE HAREKETI   16:12   TOROSLAR KARDEŞ GÖÇERLER YÖRÜK ETKINLIĞINE HAZıR   16:08   CHP GRUP BAŞKANVEKILI EMIR: "BIZIM OLDUĞUMUZ BIR KOMISYONDA BIR ANAYASA ÇALıŞMASı ASLA OLMAYACAK, YAPıLAMAZ"   16:06   DEM PARTILI CENGIZ ÇIÇEK, SAHTE BELGE VE DIPLOMA ŞEBEKESININ FAALIYETLERINE ILIŞKIN TBMM’YE ARAŞTıRMA ÖNERGESI SUNDU   16:04   GAMZE TAŞCıER’DEN ÖLDÜRÜLEN TBMM PERSONELINE ILIŞKIN AÇıKLAMA   16:02   İBB BAŞKANVEKILI ASLAN: EKREM İMAMOĞLU’NUN YOL ARKADAŞLARı OLARAK ASLA USANMAYACAĞıZ, BıKMAYACAĞıZ BU MILLETE HIZMET ETMEKTEN   15:52   TARSUS BELEDIYE BAŞKANı BOLTAÇ’TAN SAHADA YOĞUN MESAI   15:43   MÜSİAD MERSIN ŞUBESI BAŞKANı KAYAN “KARDEŞLIK BAĞLARıMıZı YATıRıMA DÖNÜŞTÜRECEĞIZ”  
 
     
   

Zehra Kınık`ın neden olduğu kazada motosikleti kullanan gencin annesi ANKA`ya konuştu: "Kimin kızı olduğu ya da kim olduğuyla değil, kimliğinden bağımsız yargılanmasını istiyorum"


Eski Kızılay Başkanı Kerem Kınık`ın kızı Fatıma Zehra Kınık Demir`in neden olduğu kazada motosikleti kullanan Yavuz Selim Öztürk`ün annesi Neriman İnan ANKA`ya konuştu. Kınık`ın kızının ilk etapta tutuklanması gerektiğini söyleyen anne, "Kimin kızı olduğu değil, ya da kim olduğuyla değil kimliğinden bağımsız yargılanmasını istiyorum. Adaletin yerini bulmasını istiyoruz" dedi. Kınık`ın ifadesinde suçlayıcı ifadeler kullanmasını da eleştiren İnan, "Bu kazada benim çocuğumun suçu ölmemesi miydi? O da ölseydi, onu da kaybetmiş olsaydık o zaman nasıl bir ifade verecekti" diye sordu.

 

Tarih : 8 Ağustos 2024 Perşembe 09:26   Okunma : 1741

Haber-Kamera: Hakan KAYA

(İSTANBUL) - Eski Kızılay Başkanı Kerem Kınık`ın kızı Fatıma Zehra Kınık Demir`in neden olduğu kazada motosikleti kullanan Yavuz Selim Öztürk`ün annesi Neriman İnan ANKA`ya konuştu. Kınık`ın kızının ilk etapta tutuklanması gerektiğini söyleyen anne, "Kimin kızı olduğu değil, ya da kim olduğuyla değil kimliğinden bağımsız yargılanmasını istiyorum. Adaletin yerini bulmasını istiyoruz" dedi. Kınık`ın ifadesinde suçlayıcı ifadeler kullanmasını da eleştiren İnan, "Bu kazada benim çocuğumun suçu ölmemesi miydi? O da ölseydi, onu da kaybetmiş olsaydık o zaman nasıl bir ifade verecekti" diye sordu.

9 Temmuz tarihinde Beykoz`da Kızılay eski Başkanı Kerem Kınık`ın kızı Fatıma Zehra Kınık Demir, otomobille bir sokaktan ana caddeye çıkarken motosiklete çarpmış, 17 yaşındaki Batın Barlasçeki`nin ölümüne, 2 kişinin de yaralanmasına neden olmuştu. Kınık`ın karıştığı kazada yaralanan motosiklet sürücüsü Yavuz Selim Öztürk`ün annesi Neriman İnan ANKA Haber Ajansı`na konuştu.

"Çocuğum yaşıyor diye sevinemedim"

Kazanın yaşandığı günü anlatan anne, "Selim`in babası aradı, kaza geçirdiğini yanındaki arkadaşının öldüğünü, Selim`in de ambulansta olduğunu söyledi. Ben hastaneye giderken oğlumu kaybettim düşüncesiyle hastaneye gittim. Hastaneye gittiğimde oğlum tedaviye alınmıştı. Tedaviden çıktığında gördüm. Açıkçası  ben arkadaşı vefat ettiği için çocuğum yaşıyor diye çok büyük bir sevinç yaşayamadım. Çok kötü bir andı. Çocuğum yaşıyor diye şükrederken vicdanım sızladı. Akşam oğlum çocuk büro tarafından gözaltına alındı. Ertesi gün de adliyeye çıktık" diye konuştu.

"Durumu şu anda çok iyi değil"

Kazadan sonra oğlunun psikolojisinin kötü etkilendiğini söyleyen anne, "Oğlum ilk etapta şoktaydı. Sonuçta çocuk 17 yaşında. Daha öncesinde herhangi bir savcı, hakim böyle bir durum yaşamışlığı yok. Benim oğlum, ‘yanımda biri vefat etti. Madem biri ölecekti keşke ben ölseydim` dedi. Kötüydü durumu. Şu anda da pek iyi sayılmaz. Çok fazla konuşmuyor. Bu konuyla ilgili de konuşmuyor. Medyatik bir olay olduğu için sürekli gündemde bir şeyler karşısına çıkıyor. Etkileniyor haliyle. Çok iyi değil durumu şu anda" dedi.

"Fatıma Zehra Kınık, ilk etapta kesinlikle tutuklanmalıydı"

Fatıma Zehra Kınık Demir`in tutuksuz yargılanmasına tepki gösteren anne şunları söyledi:

"Fatma Zehra Kınık, ilk etapta kesinlikle tutuklanmalıydı. Tabii hukuk yargı biliyor bunu ama, şöyle bir gerçek var; ben kendi çocuğumu da kaybetmiş olabilirdim. İkisi birden de vefat etmiş olabilirdi. Batın`ın annesi tarafından da olaya baktığımda ilk etapta tutuklanmalıydı. Tutuklansaydı ya da ifadelerinde direkt çocuklara suç atacak şekilde, yani ‘ehliyeti yoktu, kaskları yoktu, ekipmanları yoktu` böyle bir ifade vermek yerine bir üzüntü mesajı şeklinde bir ifade olsaydı tutuklanmasa bile yine bu kadar etkilenmezdik. Tutuklanmaması gerçekten ben de kendi açımdan da çocuğum yaralı olabilir ama orada bir vefat var. Çocuğuma da bir şey olabilirdi. Bu konuda üzgünüz. İlk etapta tutuklanmasını isterdik." 

İnan, "Kazadan sonra oğlum, Fatma Kınık`ın yanına geldiğini hatırlamıyor. Kaza sonrasında zaten o şokla, oğlum ayağa kalkamamış, sadece çok sayıda ambulansın beklediğini söylüyor. Batın vefat ettiği için haliyle onunla ilgilenilmiş. Tabii o bunun farkında değil arkadaşı ondan uzakta olduğu için. Ambulans beklediğini falan söylüyor. ‘Fatma Zehra Kınık yanıma gelseydi hatırlardım. Gelmedi benim yanıma` diyor" şeklinde konuştu.

"Kimliğinden bağımsız yargılanmasını istiyorum"

"Fatma Zehra Kınık olmasaydı yargı süreci böyle işler miydi bunu ben çok düşünüyorum" diyen İnan, "Çünkü taksirle olduğu zaman yani bu biraz yüzde 50, yüzde 50 bir durum. Umarım kimliğinden bağımsız yargılanır. Kimin kızı olduğu değil ya da kim olduğuyla değil kimliğinden bağımsız yargılanmasını istiyorum. Adaletin yerini bulmasını istiyoruz" ifadelerini kullandı.

 "Kaza tespit tutanağında yüzde 100 kusurlu"

İnan, Fatma Zehra Kınık`ın kaza tespit tutanağında asli derecede yüzde 100 kusurlu bulunduğunu ifade ederek şöyle devam etti: 

"Fatma Zehra Kınık, savunmasında durduğunu, yol kontrollerini yaptığını, kendisine hızla gelen bir motosikletin çarptığı şeklinde bir ifade vermişti. Aynı zamanda da suçlayıcı bir ifadeydi. Oğlumun ehliyetinin olmadığını, kaskının olmadığını… Zaten bunu oğlum kendi ifadesinde de belirtti ‘kaskım yoktu` diye. Fakat kazaya sebebiyet veren şeyin kaskla bir alakası yok. Ehliyeti var. Olmasa da ehliyeti yine kazaya sebebiyet veren şey ehliyetin olmaması değil. Ana yolda, kendi yolunda giderken tali yoldan çıkan aracın dikkatsiz davranması sonucu oluşan bir kaza bu. Bilemiyorum o an o ifadeyi kazayı öyle mi hatırlıyordu ya da o ifadeyi bir suçluluk psikolojisiyle mi verdi. Bu konuda çok tereddütlerim var. Çünkü tamamen suçlayıcı bir şekilde ifade verilmişti."

Zehra Kınık, kazada ölen Batın`ın ailesini ziyaret etmiş

İnan, yaşanan kazadan sonra herhangi bir geçmiş olsun ziyareti ve telefonuyla karşılaşmadığını söyleyerek, "Aynı şekilde Batın`ın ailesine de bir kere Fatma Zehra Kınık gitmiş ama yanında kim vardı onu bilmiyorum. Onun sonrasında  herhangi bir arama ya da herhangi bir görüşme teşebbüsünde bulunma olmamış. Batın`ın annesi de Kınık`ın verdiği ifadeden dolayı çok üzgün. Bu olay olduğunda ilk etapta karşı tarafa ya da herhangi birine kızmadık. Sadece olay herkes için çok zor bir durum. Bu durum keşke olmasaydı ama oldu. Herkes için çok zor." dedi.

"Bu kazada benim çocuğumun suçu ölmemesi miydi?"

Kınık`ın ifadesini gördükten sonra çok üzüldüğünü söyleyen anne şöyle devam etti:

"Çünkü ben hep şöyle diyorum; benim çocuğum 17 yaşında. 17 yaşındaki bir çocuk kaza nasıl olduysa o şekilde anlatma yetisine sahipse 27 yaşında genç bir insan da buna sahiptir diye düşünüyorum. Fatma Zehra Kınık ifadesinde direkt karşı tarafı suçlayıcı bir ifade vermiş. Bu kazada benim çocuğumun suçu ölmemesi miydi? O da ölseydi, onu da kaybetmiş olsaydık o zaman nasıl bir ifade verecekti? Gerçekten bunu çok merak ediyorum. 17 yaşındaki bir çocuk zaten böyle bir olay yaşamış; yanında arkadaşını kaybetmiş bunun travmasını yaşarken bir de üstüne bu şekilde yalan şeyle karşılaştığında ondu bu ne gibi yaralanmalara sebep olacak. Açıkçası ben bunu kendisinin düşünebilmesini isterdim." 

 






Paylaş :
Etiketler :  

Yorum Ekle comment Yorumlar (0)

Yapılan yorumlarda IP Bilgileriniz kayıt altına alınmaktadır..!






 
  FLAŞ HABER
   
  YAZARLAR
 


 
  EN ÇOK OKUNANLAR
  • Bu Ay
  • Bu Hafta
  • Dün
  • Bugün
 
 


  SOSYAL MEDYA


  GAZETELER
 
 

 







mersinerji.com
ANKA Haber Ajansı
Abonesidir

 
 
ANASAYFA İLETİŞİM KÜNYE HABER ARŞİVİ GİZLİLİK İLKELERİ

 
Siteden yararlanırken gizlilik ilkelerini okumanızı tavsiye ederiz..!
altioksiyaset.com © Copyright 2017-2025 Tüm hakları saklıdır..! İzinsiz ve kaynak gösterilemeden yayınlanamaz, kopyalanamaz, kullanılamaz..!

URA MEDYA