Haber: Nilgün Hande ÖZTÜRK

(LEFKOŞA) - Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti (KKTC) Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, "İki devletli siyaseti devam ettiriyoruz. Türkiye de bizim arkamızda. Federasyon demek, Türkiye`nin buradan çıkması demektir. Dolayısıyla federasyon devri kapanmıştır bize göre. Biz iki devletli siyasetten başka bir siyaset görüşmeyiz" dedi. CHP`nin Cumhurbaşkanı adayı Ekrem İmamoğlu`nun, KKTC`deki Girne Amerikan Üniversitesi`nden İstanbul Üniversitesi`ne yatay geçişiyle ilgili usulsüzlükler gerekçesiyle diplomasının iptal edilmesine ilişkin de Tatar, "Bu üniversitelerden 150 bin kişi mezun olmuş şimdiye kadar, 1975`ten bu yana. 3-5 tane vaka var diye ben bütün sistemi yargılamam. Sistem gayet iyi çalışıyor. Birkaç hadise olduysa artık onu da yargı çözer" diye konuştu.

Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, KKTC`nin başkenti Lefkoşa`da, KKTC Cumhurbaşkanlığı, Cumhuriyet Meclisi, Başbakanlık ile Millet Bahçesi`ni bünyesinde barındıran yeni Cumhurbaşkanlığı`nda, Türkiye`den gelen ve aralarında ANKA Haber Ajansı`nın da bulunduğu bir grup gazeteciyi ağırladı, makamında soruları yanıtladı.

"Baykar`ın burada bir şubesi açılabilir"

Tatar, KKTC`nin Dördüncü Beş Yıllık Kalkınma Planı ve bu çerçevede hazırlanan 2025 yılı İktisadi ve Mali İşbirliği Anlaşması, Türkiye ile yeni işbirliklerine ilişkin soru üzerine şunları söyledi:

"İşte burada bir düzen var, devamlı var, yatırımlar da var. Bu devlet yaşayacaksa tabii ki Türkiye`nin desteğine ihtiyacımız var. Dolayısıyla birtakım destekler olmak zorundadır. Buradaki refahı arttırmak lazım. Güney Kıbrıs AB üyesi, vatandaş orayla mukayese eder. Dolayısıyla burada turizm, Teknofest, dijital girişim dönüşüm alanı, Selçuk Bayraktar`ın konuşmaları oldu, Baykar`ın burada bir şubesi açılabilir. Esas yapılan önemli faaliyetler; tarım önemli bir sektör, üniversiteler, turizm dijital dönüşüm ile Tekno Parklar... Sayın Selçuk Bayraktar`ın söylemleri çok önemli. Teknofest`in büyük faydaları oldu, bilişim adası olması için birtakım çalışmalar geliştirilebilir. Bu konuda bizim de çalışmalarımız olacak Teknofest`ten sonra. Çok sayıda özellikle Türkiye`den gelenler, mal mülk aldı. Buranın ekonomisine katkısı oldu. Değerli insanların gelmesi, buranın tanıtımı için önemlidir. Ülkenin doktoru, mühendisi, mimarı gelip burada mülk alırsa Bodrum ve Antalya`dan sonra daha hareketli olur."

Ersin Tatar, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan`ın, 1-4 Mayıs tarihlerinde KKTC`de düzenlenen Teknofest`te, "Kıbrıs`ın ihtiyacı olan elektriğin Türkiye`den karşılanacağına” ilişkin yaptığı konuşmayı hatırlatarak, "Kablo ile elektrik bağlanması gündemdedir. Burası için çok iyi olur. Şu anda akaryakıt Güney Kıbrıs`tan kaynaklı kullanılıyor. Bunun çevre kirliliği, başka sebepleri de vardır ama yıllardır akaryakıttan üretiyoruz enerjiyi. Kabloyla bağlantı, buraya temiz enerji sağlar. Akaryakıt on yıl sonra olmayacak. Burada en fazla ne var, güneş. Yenilebilir enerji ile çalıştırmak lazım. Depolaması gerekli. Bunun teknolojisi de gelişiyor. Depolama olursa güneşsiz aylarda da kullanılabilecek" dedi.

"Rumlar, Türkiye`ye bel altı vuruyor"

Güney Kıbrıs`taki Güney Lefkoşa Ağır Ceza Mahkemesince, "Kuzey Kıbrıs`taki Rumlara ait taşınmazların satışını teşvik ettikleri" gerekçesiyle Macaristan uyruklu iki kişinin hapis cezasına çarptırıldığı belirtilerek, "Rum mülklerini sattıkları" gerekçesiyle tutuklanan kişilerin listesi sorulan Tatar, şunları kaydetti:

"Rumlar, bizim buradaki yükselişi ve başarıyı görünce oyunu bozmak istedi. Ne hukukun ne insan haklarının kabul edeceği, masum insanları tutuyor orada. Dolayısıyla biz yabancılara `gitmeyin o tarafa` diyoruz, bu kadar basit. Gitmesin o tarafa. En sonunda Rumlar kaybedecek. Her gün binlerce insan gider gelir. Şimdi bu yabancılara ben derim, `kafan rahat olmadan gitme o tarafa`. İstanbul`dan geçin madem sana bunu yapıyor bu adam. Şimdi belki de 50 bin yatırımcı var, bilmiyorum. Risk alıyorlar. Yani herkesin başına gelecek gibi bir durum yok ama korku saldılar yabancılara. Ben de yabancılara dedim, `eğer sen buradaysan da gitme oraya bu kadar basit`. Bir mesaj veriyorum ben. Gitmesinler Güney`e. Sana bunu yapıyorsa bu Güney, Güney`e gitmeyeceksin. İstanbul üzerinden gideceksin. Çok seviyorsan, İstanbul üzerinden gideceksin.

Ne Birleşmiş Milletler (BM) ne Avrupa Birliği (AB) ne insan hakları hiçbir şey dinlemiyor Rumlar. Rumlar, Türkiye`ye bel altı vuruyor, burayı çökertmek için, biz çökmeyeceğiz. Ben ekonomistim, bundan biz çökmeyiz. Biz çok şey geçirdik, bunu da geçireceğiz. Ha bu Rumlar orada sıkıştı çünkü rezil oldu. Hiçbir şey elde edemiyor. Türkiye de beni desteliyor, iki devletli siyasette. Bu milli siyaset oldu ve kolay kolay kimse bunu değiştiremeyecek. Bu milli siyaset çok önemlidir."

“2,5 milyon insan girip çıktı Maraş`a şimdiye kadar”

KKTC Cumhurbaşkanı Tatar, 1974`ten beri kapalı olan Maraş bölgesinin açılmasının ardından bölgede yeniden yerleşim yerleri kurulmasına yönelik sorulara karşılık da "Zaten Maraş açılmıştır. Maraş`ta bir süreç yaşandı. 2,5 milyon insan girip çıktı Maraş`a şimdiye kadar. Orada, hukuk yok, birden dediğiniz gibi olmuyor o iş. Şimdi Rum veya yabancı kim ise başvuracak Taşınmaz Mal Komisyonu`na, o bir süreç ister ve o süreç de yavaş gidiyor" dedi.

CHP`nin Cumhurbaşkanı adayı Ekrem İmamoğlu`nun, KKTC`deki Girne Amerikan Üniversitesi`nden İstanbul Üniversitesi`ne yatay geçişiyle ilgili usulsüzlükler gerekçesiyle diplomasının iptal edilmesi de sorulan Tatar, "Onu yargı çözecek ama öyle büyük ölçekte bir şey yok, 3-5 tane vaka. Bu üniversitelerden 150 bin kişi mezun olmuş şimdiye kadar, 1975`ten bu yana. İçerisinde 144 ülkeden öğrenci var. Bir üniversiteden bir şey olmuş, 3-5 tane vaka var diye ben bütün sistemi yargılamam. Sistem gayet iyi çalışıyor. Birkaç hadise olduysa artık onu da yargı çözer. O Türkiye`nin bileceği iş, denkliği vardır yoktur. Çoğunun vardır denkliği. O konuda ne oldu bilemem" diye konuştu.

"Burası laiktir ama ailesi ve o çocuğun isteği doğrultusunda, başörtüsü kullanmak isterse kullanabilir”

Cumhurbaşkanı Tatar, KKTC`de biri ortaokul ve diğeri lise olmak üzere iki öğrencinin başörtüsü takması, okullardaki kıyafet tüzüğü değişikliği ve ardından çıkan “laiklik” tartışmalarının sorulması üzerine de şöyle konuştu: 

"Kişi hak ve özgürlükleri bakımından, din ve vicdan özgürlüğü diye bir kavram var. Belli bir yaştan sonra, eğer öğrencinin ailesinin o şekilde bir talebi olursa, o zaman burada da ona tabii müsaade etmek lazım diye bir durum söz konusu. Çünkü neticede hassas bir konu. Burası laiktir. Kendi ailesi ve o çocuğun isteği doğrultusunda, kıyafet yönetmeliğine bağlı olarak bir başörtüsü kullanmak isterse kullanabilir diye bir durum oldu."

KKTC`deki "tarikat ve cemaatlerin" faaliyetlerinin arttığı iddialarına ilişkin de Tatar, böyle bir durumun bulunmadığını vurguladı.

Eşi Sibel Tatar`ın laiklik eylemlerine destek vermesi

Eşi Sibel Tatar`ın, başörtüsüne okullarda serbestlik getiren tüzük değişikliğini "gereksiz" olarak nitelendirmesi ve laiklik eylemlerine destek verdiğini açıklamasının yanı sıra Lefkoşa`da yeni Cumhurbaşkanlığı`nın açılışına katılmamasına ilişkin değerlendirmeleri sorulan Ersin Tatar, "Valla onu kendisine sorunuz. Ben söyledim söyleyeceğimi" diyerek yanıt verdi.

"Türk Devletleri`ni Güney`e büyükelçi atamaya AB zorladı"

Türk Devletleri`nin Güney Kıbrıs Rum Kesimi`ne büyükelçi atamaları konusunda görüşleri sorulan Tatar, "Şimdi AB ile ilişkileri var o insanların. AB, zorladı onları. Kendi tabii menfaatleri ve çıkarları bakımından öyle uygun gördüler ama ben onu çok önemsemek istemiyorum. Çünkü onların Güney`de pek işleri yok. Çoğu da zaten Avrupa`dan bir büyükelçi akredite ediyor. Türk Devletleri`nin esas işleri burada. Binden az öğrenci var Türk devletlerinden, kuzeyde. Ankara`dan onların büyükelçileri buraya gelip zaman zaman bazı konularda işlem yaptıklarını da biliyorum” değerlendirmesini yaptı. 

"Biz iki devletli siyasetten başka bir siyaset görüşmeyiz"

Kıbrıs sorununa yönelik Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri Antonio Guterres ile yapılan görüşmelerdeki son durumun sorulması üzerine Tatar, "Biz şimdi iki devletli siyaseti devam ettiriyoruz. Bundan geri dönüş yok, iki devletli siyaset. Türkiye de bizim arkamızda. Federasyon demek, Türkiye`nin buradan çıkması demektir. Dolayısıyla federasyon devri kapanmıştır bize göre. Kim ne derse desin. Biz iki devletli siyasetten başka bir siyaset görüşmeyiz" dedi.

“3D formülünü, Rumlar kabul etmez”

Cumhurbaşkanı Tatar, KKTC`nin uluslararası alanda yaşadığı izolasyonu sona erdirmek adına önerdiği, "doğrudan uçuş, doğrudan ticaret ve doğrudan temas (3D)" formülünde yol alıp alamayacakları sorusuna, "Bence Rumlar, onu da kabul etmez. Biz burayı güçlendirmek durumundayız. Başka türlü olmuyor. Yani ne yaparlarsa yapsınlar, burayı güçlendirmek durumundayız” yanıtını verdi.

“Temmuz ayındaki BM toplantısına iki devletin işbirliği için gidiyorum”

BM`nin, temmuz ayı sonunda düzenleyeceği, Kıbrıs Türk ve Rum liderleri ile garantör ülkeler Türkiye, Yunanistan ve İngiltere`nin temsilcilerinin bir araya geleceği Kıbrıs meselesine dair yeni bir gayriresmi 5+1 formatındaki Cenevre`de yapılacak toplantıya ilişkin de Ersin Tatar, "İkili devletin işbirliğine projeler geliştirebiliyoruz. Ben oraya iki devletin işbirliği için gidiyorum" şeklinde konuştu.