Adıyaman'da 6 Şubat depremlerinde Grand İsias Oteli'nin yıkılması sonucu 72 kişinin hayatını kaybetmesine ilişkin kamu görevlileri hakkındaki davaya devam ediliyor. KKTC Başbakanı Ünal Üstel, davayı sonuna kadar takip edeceklerini ve sanıkların olası kastla yargılanması gerektiğini söyledi. Şampiyon Melekleri Yaşatma Derneği Başkanı Ruşen Yücesoylu Karakaya ise "Bu dava yalnızca bizlerin değil, tüm Türkiye'nin, tüm vicdan sahibi insanların davasıdır. Çünkü bu mücadele başka çocuklar ölmesin diyedir, çünkü bu mücadele başka anneler mezar taşlarına sarılmasın diyedir. Tüm sorumlular olası kastla yargılanmalı, tutuklu yargılanmalı ve en ağır cezalarla cezalandırılmalıdır" dedi.
Kahramanmaraş merkezli 6 Şubat depremlerinde Adıyaman'daki Grand İsias Otel'in yıkılması sonucu, aralarında KKTC'li öğrenciler ve tur rehberlerinin de bulunduğu 72 kişi hayatını kaybetti, 10 kişi yaralandı. Otelin yıkılmasına ilişkin kamu görevlileri yönünden ikinci dava da açıldı.
Adıyaman Cumhuriyet Başsavcılığı, otele yapı ruhsatı verildiği tarihte Adıyaman Belediyesi Yapı Kontrol Birimi'nde görevli ve yapı ruhsatında Proje Kontrollerinden Sorumlu Dönemin Belediye Başkan Yardımcısı Osman Bulut, Ruhsat Büro Şefi Bilal Balcı, Plan Proje/İmar Müdürü Mehmet Salih Alkayış ve daimi işçi Abdurrahman Karaaslan, 1993 ruhsatında İmar Müdürü Yusuf Gül ve daimi işçi, Ruhsat Büro Teknisyeni Fazlı Karakuş hakkında "taksirle ölüme ve yaralanmaya neden olma" suçundan dava açtı.
Kamu görevlisi sanıklar bugün Adıyaman 1. Ağır Ceza Mahkemesinde ikinci kez hakim karşısına çıkacak. Duruşma öncesinde ellerinde "Adalet olası kastla gelecek", "İsias ortak davamız", "Afet değil, katliam", "Kader değil, cinayet", "Rehberler için adalet", "Şampiyon melekler olası kast istiyor" yazan pankartlar taşıyan aileler Adıyaman Adalet Sarayı önünde basın açıklaması yaptı.
"Gerçek adaletin adı olası kasttır"
Şampiyon Melekleri Yaşatma Derneği Başkanı Ruşen Yücesoylu Karakaya tarafından okunan açıklamada şu ifadelere yer verildi:
"Adalet arayışımızda yeni bir eşiğe daha geldik. 6 Şubat 2023'te evlatlarımızı, sevdiklerimizi elimizden alan Grand İsias Otel davasında, kamu görevlilerinin yargılanacağı ceza davasının ikinci duruşması öncesindeyiz. Biz aileler, bir kez daha kalbimizi gömdüğümüz bu topraklara adalet talebimizi haykırmak için geldik.
İlk günden beri söylediğimiz gibi bu bir deprem değil, bir cinayettir. Ve bu cinayet, sadece otel sahiplerinin değil; bu binaya göz yuman, denetlemeyen, imza atan kamu görevlilerinin de işbirliğinde işlenmiştir. İsias'ın saniyeler içinde yerle bir olmasının sorumluluğu, yalnızca müteahhitlerde ve otel sahiplerinde değil, görevini kasıtlı ihmal eden kamu görevlilerindedir. Gerçek adaletin adı olası kasttır.
"Kamu görevlilerinin tutuklu yargılanmaları gerekmektedir"
Bugün kamu görevlilerinin yargılandığı bu davada tutukluluk taleplerimizi bir kez daha yineliyoruz. Adaletin yerini bulabilmesi için bu kişilerin tutuklu yargılanmaları gerekmektedir. Aksi takdirde, kamu vicdanı bu sorumlulardan hesap sorulduğuna asla inanmayacaktır. Ancak ne yazık ki, sadece kamu görevlileriyle ilgili davada değil, birinci ceza davasında yaşananlarla da her gün adalete olan güvenimizi yitirmekteyiz. Hasan Aslan'ın hala dışarıda olması ve temyize başvurması adaletin ruhunu yaralamaktadır. Bu kişinin hemen tutuklanması gerekmektedir.
Mahkeme süresi boyunca defalarca tutuklu yargılama talep etmemizin önemini şu anda yaşadıklarımızla içimiz parçalanarak izliyoruz. Ahmet Bozkurt'un sözde sağlık raporlarıyla hastaneye sevk talep etmesi ise adaleti alenen istismar etmektir. Adaleti kaçmak için bir araca çeviren bu girişimler, biz aileleri derin bir hayal kırıklığına sürüklemektedir. Bu girişimler karşısında asla sessiz kalmayacağız.
"Bu mücadele başka anneler mezar taşlarına sarılmasın diyedir"
Bu dava yalnızca bizlerin değil, tüm Türkiye'nin, tüm vicdan sahibi insanların davasıdır. Çünkü bu mücadele başka çocuklar ölmesin diyedir, çünkü bu mücadele başka anneler mezar taşlarına sarılmasın diyedir. Bugün buradan bir kez daha haykırıyoruz; tüm sorumlular olası kastla yargılanmalı, tutuklu yargılanmalı ve en ağır cezalarla cezalandırılmalıdır. Biz, 890 gündür çocuklarımızın yokluğunda kahroluyoruz ve adalet istiyoruz. Şampiyon Melekler'in ve rehberlerimizin adaleti için son nefesimize kadar buradayız. Biz geri adım atmayız."
"Sanıklar olası kastla yargılanmalı"
KKTC Başbakanı Ünal Üstel, davayı sonuna kadar takip edeceklerini ve sanıkların olası kastla yargılanması gerektiğini söyledi. Üstel, "Ben bir Başbakan olarak değil, bir baba olarak buradayım. O annenin, o babanın çektiği acılar içerisinde buradayım" dedi.